28 Temmuz 2012 Cumartesi



GÜÇLÜ KADIN MI BAĞIMLI KADIN MI ?

Bir kitap okuyorum ana fikri "güçlü" ile "bağımlı" kadının dünyadaki yerini okuyucuya aktarmak olan. Bir yanda güçlü ve gücüyle karşısında rakip rölünde olan erkeklere karşı set çekmiş, onları zekasıyla ve yeteneğiyle ezebilme ihtimalini hissettiren "bir kadın" diğer yanda erkeklere teslim olan ve kendini rakip göstermeyen, kendinden korkan her şeyi kabul etmiş ve erkeklerin karşısında güçsüz olduğunu kabul ederek onlara savaşmadan galibiyeti veren ve bazen onlardan tasdik edici bir kaç güzel cümle duymak için çırpınan "bir kadın" var.
Güçlü kadın, üzülmemek, üzüldüğünü ve yıkıldığını asla belli etmemek için onu bu durumlara sokabilecek tüm olasıklıkları hayatından çıkartır. Sonucunda çevresinin kendi hakkındaki güçlü imajını koruyacak ve belli bir kendince doğru görüntü çercevesinde onların düşünceleri ile yaşayarak hayatını sürdürecektir. Aslında dışarıdan inanılmaz güçlü, yıkılmaz, ulaşılmaz, zor, elde etmesi imkansız görülebilir ama aslında içinde gerçekten sevmeyi ve sevilmeyi bekleyen ama buna izin vermeyen bir kalbi olan ama o kalbi güvenip, güçlü imajını yıkarak teslim edemeyen bir kadın vardır

Diğer yanda ise; çok küçük umut kırıntıları ile beslenen ama asla doymayan, doymayacağını  bilse de bununla yetinen bağımlı bir kadın profili vardır. Bir şeylere bağımlı yaşamayı seçer (belki de sever), özgürüm der ama özgürken bile huzursuzdur. Yapmak istedikleri başkalarının yapmak istedikleridir. En umutsuz adamlara, hiç bir şekilde güven vermeyen davranışlarına, iki güzel laflarına kanarak günlerini ne beklediklerini bilmeden, belki olur ümidiyle ama umutlarına tutsak bir şekilde yaşar. Mantıkları asla bu aşamada çalışmamakta sadece duyguları ile teslim olmaktadırlar. İkili ilişkilerde duyguları o kadar ağır basar ki yanlış adamlara aşık olurlar. Kendisine biraz güler yüz gösteren, iyi davranan kişi ile gelecek planları kurmayı yeterli görür.  Sahte aşık olabilirler. Aşk sanırlar aslında sadece aşık olmak isterler ve o boşluğu yine bir başka boşlukla doldururlar.

Hepimizin sürekli gelişme gösteren bir kişiliği var. Kişiliğimiz ile de hayatımızı kontrol altında tutmaya çalışıyoruz. Kontrol bazen bizim elimizden kaçıp bir başkasının eline geçtiğinde o zaman kendi eksenimizden çıkıp başkasının ekseni etrafında dönüyoruz. Dünya'nın Güneş etrafında döndüğü gibi birisine bağımlı oluyoruz. Ama önemli birşeyi kaçırmamız gerekiyor ki aslında Dünya da kendi etrafında gayet güzel ve ekseninden çıkmadan dönebiliyor. İşte örnek almamız gereken bir doğa olayı belki. Başkaları ile iletişimde olup onların hayatlarımızda yer almalarına izin vermekle birlikte aynı zamanda kendi hayatımızın ağırlığını hissederek onu da bize yakışır şekilde yaşamalıyız. İnsanlara yeteri kadar bağımlı olmak ve  kendimize yetecek kadar bağımsız olmak gerekir.  Karar alırken duygularımızı ve mantığımızın birlikte çalışmasına izin vermeliyiz. Güçlü olduğumuz kadar da bağımlı kadın olduğumuzu; aşka, sevgiye, ilgiye, bir çift güzel lafa, duygusallığa ihtiyacımız yokmuş gibi davranmamıza rağmen aslında aç bir şekilde yaşarız.  Güçlü aşık kadın olmak zor mudur?